8 Nisan 2009 Çarşamba

havada durdum şahitlerim var

Videosunu izlemeyeniniz kalmamıştır zannımca. Zaten msn de küçük bir anket yaptım. Lan şu videoyu izledin mi diye sorduğum 30 kişiden 12 si olum işin gücün yok mu senin dedi, 10 u sen daha yeni mi izliyorsun onu dedi, geri kalan 8 kişi ise sen onu bunu boş ver de şu videoya bak diyerek bana porno linki yolladı.

Her mahallede, her okulda, her köşe başında karşımıza çıkabilecek bir insan videodaki amcamız. Umarsızca atıyor. Hatta öylesine güzel atıyor ki beklide attıklarına kendide inanıyor. Amaç karşısındakileri etkilemek, gözlerini boyamak ve nihayetinde olduğundan daha değerli biriymiş gibi görünmek. Okuldaki, sokaktaki, kahvehanedeki atıcılarımızın da amaçları pek farklı değil.

Hiç unutmam ki asla da unutulacak bir karakter değildi; mahallemizde sıpali diye çağırılan bir abimiz vardı ben lisedeyken. Neden sıpali diye soracak olursanız bilmem ama kimse ismiyle hitap etmezdi. Sıpali genellikle parklarda şarap içen, yakaladıklarına enteresan hikayeler anlatan kısmen zararsız bir mahalleliydi. Pek çok kişiye pek çok hikaye anlatmıştır ama özellikle çocuklara ve gençlere atmayı daha bir çok seviyordu.

Sıpalinin dinlediklerim içinde unutulmaz iki hikayesi vardır. Birincisi mahallenin diğer şarapçısı olan kankası ile birlikte eskilerde özel kuvvetlere mensup olduğu ve ikisinin katıldığı bir operasyonda suriye’ye ait bir lastik fabrikasının ele geçirilip fabrikanın prezervatif fabrikasına çevrilmesinin hikayesi.

İkincisi ise, ki bu benim favorimdi, otobüsle yola çıktığı bir bodrum seyahati sırasında otobüste tavladığı alman hatunu yedek şoförün uyuduğu bölümde kütürdetmesi ve kıza uyguladığı ağır basınca en sonunda otobüsün tekerlerinin bile dayanamayarak bir lastiğin patlaması konulu hikaye.

Şimdi asıl soru şu ki bu adam bunları anlatırken biz inanıyor muyduk? Pek tabiî ki de inanmıyorduk. Eşeğe mi benziyorum ordan bakarken. İnanmıyorduk ama dinlemek o kadar zevkliydi ki hiçbirinde sıpaliyi bozmuyor, yalanlarının yalan olduğunu yüzüne vurmuyorduk. Bakıldığında 8 ay oturup düşünsem aklıma gelmeyecek hikayeler, geniş bir hayal gücü zamanla ustalaşılmış bir anlatım.

Videomuza geri dönelim.. Sanmıyorum ki uçan adamımızın yapmış olduğu şov tv başındaki bir kişiyi rahatsız etsin. Şahsen beni etmedi. Tersine baya bi güldüm, eğlendim. Yazıyı sonlandırırken bir ana fikir vermek lazım ama bende o yetenek yok. Artık onu da siz yapın. Birde belki videoyu izlememiş olanınız vardır. Onlara Allahtan sabır, youtubelerine mahkemelerden bol bol kapatılma emri gelmesini diliyorum. Çünkü video linki vermeyi bilmiyorum. Kafiyeli oldu lan..

Hiç yorum yok: