13 Nisan 2009 Pazartesi

Geleneksel oyunlarımız / 1- Depişmek

Erkekler neden sürekli birbirlerini döver? Kız meseleleri, bıçak çekmeler, haraç istemeler gibi dayağın meşru ve gerekli olduğu hadiseleri kastetmiyorum. Oyun olduğunu söyledikleri insanlık ayıbı depişmeleri diyorum. Futbol veya basketbol oynamadıkları zamanlarda mutlaka birbirlerini dövüyorlar. Hem de fütursuzca.

Bizim lisede bunun ismi "tartak çekme" idi. Bir grup gencin, ortalarına aldıkları kişiyi üç-beş saniye içinde tarumar edip, hiç bir şey yokmuş gibi dağılışlarına binlerce kez şahit oldum. Sanki az önce sınıf arkadaşını döven onlar değilmiş gibi kalabalığa karışıyor, kantine gidiyorlardı. benjcev'i, Erdem'i bile o halde gördüm. Aklım almıyor.

Zamane çocuklarında; en önemlisi lisemizden yüzlerce kilometre uzakta da aynı mevzuya şahit oldum. Demek ki bu aynı bir Uzun Eşşek kadar ulusal bişi. Demek ki şaka yollu adam dövmek zevkli, peki ya dövülmek?

Bahçede nöbetim esnasında yerde acı içinde dönelerek hayalarını tutan ergen "Bişi yok hocam, şakalaşıyoruz" dedi. Gülmekten altına sıçıyordu. "Git çişini yap" diyip uzaklaştım ortamdan. Daha da karışmam oyunlarına.

3 yorum:

ErdEm dedi ki...

hehee hakket ya neydi o tartak günleri! böyle sınıfın köşesinde, ergenden bi kule olurdu. yemin ediyorum ergen yığını tavana kadar yükselirdi, sonra birden paaat diye çökerdi o kule..

bi kere evrenin pantul boydan boye yırtılmıştı da toplu iğneyle takılmıştı koca gün.

benjcev de hastasıydı yenge tartağın. yemin ediyorum şimdi olsa yine yaparız:))

ceketli ali dayi dedi ki...

Demin yolda dövüşe dövüşe yol alan adamlar gördüm. Tam da içimden "Ulan kazık kadar adamlar da tartak çekiyor" diyordum, hemen "Ulan ünlüler de tartak çekiyor" diye düzelttim lafımı. 'Ekmek Teknesi'nde çaycı olarak rol alan ufak boylu eleman, ağzından salyalar saça saça tartağa girmişti. Gerçi ona ünlü demeyelim de, az ünlü diyelim. Hemen bir Mustafa Sandal'ı, bir Cenk Eren'i düşündüm tartak çekerken. Sanata ve sanatçıya verdiğim değerden tiskindim.

ceketli ali dayi dedi ki...

Buarada benjcev Serim'le beraberken sürekli tartak çekiyor Erdem.
Geçende içip içip Rıdvan Dilmen'in futbolculuk yıllarıdan bahsettiler. benjcev bağıra bağıra "Rıdvan benim t.şağımı yesin" derken bile Serim ona bir fiske vurmadı. Üşenmedi, internetten dosyalar indirdi; Rıdvan'ın yok "nezle oldum", yok "götüm başım ağrıyor" gibi dıravdan gerekçelerle maça çıkmayışlarını belgeledi; Serim sustu, 'sen biliyon hacı" dedi. Ne zaman ki tartışma bitti, yeniden televizyon izlenmeye dönüldü, işte o zaman tartak başladı.
Gittim yattım.

Anladım ki tartağı tartak yapan şey, sebepsizliği, bahanesizliği... Bir amacın olmayacak tartak çekerken.