15 Aralık 2010 Çarşamba

pirinci de mi çiğneyerek yiyorsunuz?

Konuyla en alakasız fotoğraf seçimi dalında pulitzer ödülü almaya çok yakınım. Bağlantıyı şöyle kurdum: pirinç deyince aklıma hemen (toprağa, emeğe, alın terine saygımdan dolayı) çeltik tarlaları gelir. Çeltik tarlaları deyince de sinemamızın nadide örneklerinden biri olduğuna inandığım kurbağalar filmi. İşte film kabaca, dul kalmış kadının taşradaki amansız hayat mücadelesini ve çevresindeki erkeklerin amansız 'dul kadın
fantazisini' anlatıyor. Geceleri kurbağa toplamaya giden
kadının ıslanmış kalçası, yer yer ıslanmış memişleri kasabanın adamlarının aklını alıyor filan...

Başlıktaki soru ise tamamen benim göbeğim ve süleyman semirel gıdısımla alakalı. Kilo almamın sebeplerinden biri yemekleri çiğnemeden yiyor oluşummuş. Her ne kadar 'yav sen mide asidini hafife alıyon, lokma küçükmüş büyükmüş dimez; anasını ağladır o asit' diye lise biyoloji dersinden alıntılar yaptıysam da, haklılık payını da göz ardı etmemeye karar verdim.

Bir süredir lokmaları uzun uzun çiğnemeye gayret gösteriyorum. Öğün başına düşen gayri safi milli zaman kaybım iki katına çıktı. Daha bi faydasını da görmedim ama vardır bi bildikleri...

Akşam pirinç pilavı yerken aklıma düşüverdi: Len bu ufacık şeyleri de mi çiğneyerek yemem gerekiyor? Ne gereği var ki? Her öğün inek gibi hissetmeye başladım. Bildiğin geviş getiriyorum yarım saat. Yarım ekmeğin yarısını tereddütsüz tek ısırıkta yutan bi adamdım ben! Hayatımda mandalinayı dilimlere ayırmaya tenezzül etmemişim. Mandalina zaten küçük, atarsın ağzına, oh mis!

Pirinci de çiğneyerek yiyeceksem bu mide mekanizması ne iş görecek? Onun asidi var ya, demiri eritiyormuş; çeliği sakat bırakıyorm.. Neyse.

Bu arada, Yaman Okay da ne büyük insandı be!

1 yorum:

benjcev dedi ki...

dinle oğul; dikkatini buraya ver:

bak benim ağzımda 3 diş ha var ha yok. o 3 diş ile de bırak çiğnemeyi, ısırmayı; sadece ekmeği koparıyorum. onu elimle yapsam da oluyor yani. sırf alışkanlıktan böyle. 65 yıllık yaşantımda ne gıdılar tanıdım, zaten yoktular. fakat, sırf kilo almayayım diye ağzını fazladan geviştiriyormuşsun, yapma! yine 58 yıllık yaşantımda şunu anladım ki metabolizma denen şey, ekmeğin çok çiğnenmesiyle alakalı değil. bunun mitokondrisinden tut, hormonuna; oradan bu tarafa gel doymuş yağ oranına en olmadı doymamamış danalığına...

yani, en azından şunu bil ki; yine 73'üme yeni basmışken sana ancak şunu öğütlüyorum; bir lokmayı çok çiğnemyerek ancak gıdını eritirsin. ha süleyman demirel gıdısın olmaz da; küçük bir naim süleymanoğlucuk oluşur kastan. ancak o kadar.