29 Ekim 2009 Perşembe

Zengin iş adamı ile viski bardağının kısa ve çarpıcı öyküsü


Zengin bir iş adamıyım. Zengin ve hırslı. Paranın gözüne gözüne vuruyorum. Sıçsam para sıçıyorum. Gel gör ki manevi olarak tam bir boşluk içerisindeyim. Kendim bu denli zengin ve hırslıyken, insanların paragözlüğünden dem vurup isyan ediyor, içtikçe içiyorum. Travmalardan, panik ataklardan ciğerlerim göz göz oldu.

Hem zengin hem de dertli olduğum için içecek olarak viskiyi tercih ediyorum. Genelde içiş tarzım fondip. Fondip yaptıktan sonra ağzımı kençük gibi yapıp ön dişlerimi gösteririm. Bu esnada bardağı elimde döndürmem ise kendi nazarımda en klas hareketimdir.
Ön dişler gözüktü mü hırsa bürümek benim için kaçınılmaz olur. Kravatı gevşettiğim gibi çevik bir hareketle viski bardağını duvara fırlatırım. Tuz buz olan bardağı ve ahşap zemine saçılan damla damla viskiyi seyretmek bana paha biçilemez bir haz verir. Derdi sıkıntıyı unuturum.

İşte bu bizim viski bardağı ile aramızda gelişen rutin bir olay.

3 yorum:

siyahdalya dedi ki...

zengin bir iş adamıyım. zengin ve keyfine düşkün. para benim köpeğim olsun, halk köpek öldüren bulamıyorsa viski içsin.

sırf şu viski yüzünden inanır mısın gittim iskoçya dan şato satın aldım. inanmazsın. içtiğin viski yaramaz çünkü. bulandırmış kafanı.

ipek ropdöşambrımı giyer, bardağıma viskimi doldururum. bir yudum alırım. boğazımı fazla yakmadığı için kaç yıllık olduğunu tahmin etmeye çalışırım.

öyle keyifli adamımdır. derdi sıkıntıyı unutmak için o bardağı fırlatmam sağa sola. aksine efkarlanabilmek içerim biraz da.

ceketli ali dayi dedi ki...

Arada bir İskoçya'ya gittiğin konusunda sana can-ı gönülden inanıyorum. Hatta tüm o yazdıklarına tereddütsüz inandım.

siyahdalya dedi ki...

her ortadan kaybolduğumda öldüğüme kayıtsız şartsız inanan sen, "burdayım yaw" dediğimde "benim için öldün" diyen sen; inandın ya bana, şerefine kaldırıyorum kadehimi şimdi...,

buluşalım, yalnız içmek sıkıyor bazen adamı.