er değil, erbaş hiç değil. habp isimli arkadaş, yedek subaylığı kazandı. o sınavı o kadar ciddiye aldı ki, dersaneye gitti. ve istediği sonucu aldı. 1 yıllık askerliğe girdi. ben dedim, gel tımarlı sipahi ol, garanti iş, sigortasıdır, öşür vergisidir, kafan rahat olurdu dedim ama pek yanaşmadı.
büyük ihtimalle, bir sürü askerlik anısı edinecektir kendine. hafız, bak bunu okuyorsan söyliyeyim, bana içinde çavuş, astsubay, yüzbaşı gibi rütbeler geçen hikayeler anlatma. o kadar çok dinledim ki, daha askere gitmeden, kendime bir anı oluşturdum. biraz potbori, biraz anonim. anlatayım da dinle o zaman:
hikayemiz, her askerlik anısı gibi "bir gün yine.." ile başlıyor. ki zaten askerlikteki rutini buradan anlıyoruz: "bir gün yine içtimadayız. nöbetçi başçavuş konur komutan da nizamiyeden giriş yaptı. (arada 'tamam mı?' diye dinleyici yokladığımı varsayın. 'tamam mı?'sız askerlik anısı anlatılmaz) ulen argideş, neyse albay çağırdı beni (ben parantezi kapatasıya başçavuş albaylığa terfi etti), git bana iki kilo lokum al. ulan diyorum kendi kendime, bu adam benle dalga mı geçiyor?"...
evet devamını oluşturamadım, üşendim. habp gelsin tamamlayacağız birlikte senaryoyu. sürpriz final olarak tasarlıyorum. albay finalde beni öpecek.
meraklısına not: kendisi etli ekmek diyarı konya'da yedek subay. eğer bir subay sakatlanırsa bençten hızla girecek oyuna ve koştururken el kol ile erlere talimatlar yağdıracak. benim kafamdaki yedek subay tasviri budur abi.
ne olursan ol, dön gel hacı.
3 yorum:
vayyy beeaa! vayyy beeaaa!
gocu habp askere gitti oyle mi? ulan ben bu adamın doğduğu günü bilirim zira ben o sıra 6 aylıktım. sen büyü, mmühendis ol, işe gir bana mayıştan bi bira ısmarlama yaaa işte öyle asker olursun işte. hemi de 1 sene.
test mülakattan çıktı aradım kuzeni. kuzen dedim nasıldı? aga kesin iyi bi yer olacak dedi, rahatladım. çıka çıka konya çıktı mnskym. gerçi geçen yıl ben de aynı yerde yapmıştım askerliğimi. ben bulaşıkçı olarak çok rahat etmiştim ama o.. ama o.. o koskocamn bi subay oldu.
habp'e asker ocağında başarılar diliyorum. saçları uzunken birine benzetecektim ama 1,5 ay geçti tık yok. o canııım saçlar gitti ya tsk'ya da kırkınım.
benjev efendi! sen de gitsen diyorum artık şu askere! sanki bana nihat kahveci mnskym!
108 sene sonra gelen Konya depreminin de büyük etkisiyle kısa sürede bir dizi askerlik anısı edinmiş Habp. Ben bunu gördüm, bunu anladım. Liseli ergen saati olarak da tabir edebileceğimiz asker saatine(saat başı öten casio) 35 tl vermiş olması bile bence bir askerlik anısıdır. Normal zamanda ne o saati alır, ne de takar Habp. Zippo'su olan adamdan sözediyoruz. Zaten anlattığı diğer anıları da pek anlayamadım, o sırada rütbesel karmaşıklıklar içerisindeydim. Şu rütbeler nasıl oluyor bir türlü anlamadım gitti arkadaş.
Peki ya Habp'in Erdemle aynı yerde, hatta aynı koğuşta askerlik yapıyor olmasına rağmen, bunların birbirlerine sürekli "Senin yaptığın da askerlik mi lan!" demeleri?
oha adam döndü lan. ben bu yazıyı sanki yeni yazmış gibiyim. 1 yıl olmuş.
Yorum Gönder